Cumhuriyet'e Giden Yol
Paşalar işgalden kurtarılan Bursalılara verdikleri söz gereği, o geceyi yeşil Bursa’da geçiriyorlardı. M.Kemal Paşa, Valilikte kendisine ayrılan salonda sabah Fevzi Paşa, İsmet Paşa, Kazım Karabekir Paşa ve Kazım Özalp Paşa ile toplanmıştı.
Trakya’yı teslim almak üzere, İstanbul’a hareket edecek bölüğü görüp beğenen Refet Paşa da yetişip toplantıya katıldı. Terhis, Trakya'nın teslim alınması, Özdemir Bey müfrezesinin durumu gibi askeri konuları görüşüyorlardı.
M.Kemal Paşa, Refet Paşa'ya döndü:
- "Bak! Yarın İstanbul'a Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetinin temsilcisi, görevlisi olarak gideceksin. Türkiye'yi, Türkiye Büyük Millet Meclisi ile onun hükümetinin temsil ettiğini, Türkiye'nin her yerinde bu Meclis'in kanunlarının ve kararlarının geçerli olduğunu belirteceksin." dedi.
M.Kemal Paşa, arkadaşlarına da dönerek:
- "Bazı misafirler bekliyordum. Gelmişler!" dedi.
İsmet Paşa nazikçe:
- "Öyleyse biz izin isteyelim" dedi.
M.Kemal Paşa gülümsedi ve:
- ”Hayır, lütfen kalın... bu misafirleri birlikte kabul edeceğiz." dedi.
Paşalar merakla M.Kemal Paşa'nın iki yanında yer aldılar. Paşa kapının önünde bekleyen Muzaffer'e başıyla 'gelsinler' diye işaret etti.
Muzaffer kapıyı açtı. Kapıdan içeri çığlık çığlığa, bir ışık, renk, hayat seli aktı.
Hepsinin sinirleri yatıştı, nabızları düzeldi.
Bunlar en süslü giysilerini giymiş, kız, erkek, küçücük ilkokul öğrencileriydi.
Başlarında iki öğretmen vardı, ama bu seli durdurmaya, bir düzene sokmaya güçleri yetmedi.
Çocuklar M.Kemal Paşa'yı bir çelenk gibi sardılar. Bir kız çocuğu Paşa'ya bir kucak çiçek verdi. Halinden bir şey söyleyeceği anlaşılıyordu ama konuşmayı başaramıyordu.
M.Kemal Paşa:
- "Ne oldu yavrum?" dedi.
Kız can havliyle "Çok güzel bir şiir ezberlemiştim" dedi.
- "Ee?"
- "Heyecandan ... unuttum."
Paşalar kahkahayı bastılar. M.Kemal Paşa güzel kızı okşadı,
- "Hiç üzülme .." dedi, “Senden, sizden, bu çiçeklerden daha güzel şiir olur mu?"
Her ciddi, önemli konuşmada durduğu gibi dik durdu:
- "Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler geleceğimizin gülü, yıldızı, talih ışığısınız. Memleketi asıl aydınlığa sizler boğacaksınız. Ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek, ona göre çalışınız. Kızlarım, çocuklarım, sizlerden çok şeyler bekliyoruz."
Durdu, sordu:
- "Çok çalışacaksınız değil mi?"
Çocuklar avaz avaz bağırdılar:
- "Söz!"
- "Arkadaşlarımla birlikte ne yaptıksa sizler için yaptık.
Sizin mutluluğunuz, onurunuz için yaptık.
Başınız dik gezin, kimsenin kulu kölesi olmayın diye yaptık.
Bir daha bu acı günleri yaşamayın diye yaptık.
Ödülümüz sizin temiz, güzel sevginizdir."
Fevzi Paşa'nın gözleri yaşardı. Çocuklar sevinç çığlıkları atarak, M. Kemal Paşa ile öteki paşaların bacaklarına, ellerine sarıldılar.
Paşalar, öğle yemeğini birlikte yediler. M.Kemal Paşa bir yandan yemek yiyor, bir yandan da Tevfik Paşa'ya verilecek yanıtı hazırlıyordu. Bitince okudu. Okurken bir-iki sözcüğü değiştirdi.
Yanıt çok kısaca şöyleydi: "Türkiye'yi anayasa gereği yalnız TBMM ve onun hükümeti temsil eder. Bir daha devlet siyasetine karışmaktan kaçınınız."
KAYNAK : Turgut ÖZAKMAN; Cumhuriyet; Sf..76-78
Online Ziyaretçi Sayısı | : | 67 | |
Bugünkü Ziyaretçi Sayısı | : | 66 | |
Dünkü Ziyaretçi Sayısı | : | 21 | |
Bu Ayki Ziyaretçi Sayısı | : | 155 | |
Toplam Ziyaretçi Sayısı | : | 63637 |